Ramazan Çetinkaya 04 Kasım 2016 Cuma
Google kendisiyle ilgili verileri -ne sebeple olursa olsun- paylaşmaktan hoşlanıyor. "Ne sebeple olursa olsun" diyorum, çünkü her veriyi paylaşmadığı gibi bir konuda bize vermek istediği mesajı hissettirecek ve pekiştirecek verileri paylaşırken bizim daha çok merak ettiklerimizi saklayabiliyor.
Hangi verileri paylaşırsa paylaşsın ve ne sebeple olursa olsun ben bu paylaşımlara önem veriyorum. Herkes önemsiyor diyebilirsiniz bendeniz önemsemekle kalmıyor buradan kendimce önermeler üretmeye çalışıyorum. Bu önermeler meslekî muhabbete meze olacak iddialar da olabiliyor işimize yön verecek ipuçları da.
Yine Google ile ilgili veriler geldi ve ben çocukların çamurla oynamaları gibi tespitler çıkarmaya çalışıyorum. Öncelikle belirtelim ki olaylar ABD'de geçiyor. ABD'de mukim kullanıcıların günlük arama ve tıklama davranışları ile ilgili üç değer paylaşıp üzerinde konuşacağız. (Kaynak)
1 - Bir kişi günde ortalama 3 arama yapıyor
2 - Tıklamaların %51'i organik arama sonucu (yani %49 reklamlardan geliyor)
3 - Aramaların %40'ında hiçbir sonuca tıklanmıyor
Üç basit veri gibi duruyor bakalım nasıl fikirler üreteceğiz.
1 - Bana garip geldi açıkçası. Bu satırların yazarının erkek olduğunu belirterek ortalamanın üzerinde olduğumu tespit ettim. Meslek icabı uzun zaman bilgisayar başında olmam sebebiyle ortalamayı orantısız yükselttiğim kabul edilse de Chrome arama çubuğuna "google" ya da "facebook" yazıp arama yapmıyorum. Ecnebi memleketlerde böyle gariplikler olmadığını varsaysak -ya da bu tip aramaları yok saydıklarını farzetsek- ve örneklemin sanal alemle ilişkisinin düzeyli olduğunu kabul etsek de sayı bana az geldi.
Türkiye'de gördüğü rüyayı yorumlamak için bundan fazla arama yapılıyor. Diyanet rüyadan bir bak, astroloji sitelerinden bir bak, sonra diğer metafora geç. Ertesi gün rüya görmediysen dünki rüyayı tekrar tahlil et. Açıkçası düşük geldi. Kaynakta şartlar ve tanımlamalar detaylı olmadığı için bu kadarla iktifa edelim.
2 - Burası önemli işte. Google bize bedava bir hizmet sunuyor. Bu hizmet için büyük fiziki, personel, donanım ve yazılım yatırımları yapıyor. Biz arama yapıyoruz ve iki tıklamadan (aramadan değil) birinde reklama tıklıyoruz. Peki Google ne yapıyor? Güncel verileri bilmiyorum ama çok da değişmemiştir: Şirket kârının yaklaşık %96'sı (bu toplam reklam net kârı) buradan geliyor. Bir sana bir Hugo'ya. Fakat Hugo tek başına hamuduyla götürürken biz anlık haz alıyoruz.
Bir sonraki maddede aramanın önemine binaen kuracağım iddayı temellendirmek adına dikkatinizi çekerim. Alphabet'i ayakta tutan ve belki de bütün projeleri finanse eden ürün hâlâ Google Arama Motoru.
3 - Bakın burası ilgi çekici işte. Sayıları özenle seçerek somutlaştıralım :
Diyelim ki günde 1.000 arama yapılıyor
a - 400 aramada tıklama yapılmıyor (sebeplerini birazdan tartışacağız)
b - 600 aramada tıklama yapılıyor
i - 600 tıklamanın 306 tanesinde reklam yayınlansa da yayınlanmasa da organik sonuçlara tıklanıyor (600'ün %51'i)
ii - 600 tıklamanın 294 tanesinde reklamlara tıklanıyor(600'ün %49'i)
Öncelikle 400'ün 306 ve 294'ten büyük olduğuna dikkat çekmek isterim. Aynı oranlarda dağıtılsa (seçim anketlerinde kararsızların dağıtılmasını hatırlayın -gerçi bunlar sandığa gitmiyor :) - ) 306 sayısı 510'a (204 tıklama-%66 artış) 294 sayısı ise 490'a (196 tıklama-%66 artış) çıkacak. Reklam tıklamalarında %66'nın kıymetini hesaplayarak çenemizi yormayalım.
Peki bizim şimdi dert ettiğimiz kadar firma tarafı bunu dert etmiyor mu? Verileri aldığım kaynakta sarih bilgi yok. Ancak başka bir kaynaktan aldığım bilgiye göre hava durumu, maç sonucu gibi anında öğrenilecek bilgilerin sorgulandığı yahut arama sonuçlarında gösterilen iki satırdan kullanıcının tatmin olduğunu paylaşmışlar. Ben buraya da pek inanamadım açıkçası. %40 küçük bir oran değil. ABD kullanıcı alışkanlıklarına hakim değiliz fakat bu kadarı da az değil. Adamların 3 dediğinden ikisine inanıp birinin açıklamasını reddetmiş olacağız ama akıl böyle yol alıyor.
Peki biz nasıl bir hisse çıkartalım buradan? Alphabet'in en büyük korkusu insanların "artık google'da aradığımı bulamıyorum" diye düşünmesidir. Zira kendisi benzer kısıtlamalarla dalga geçerek gönüllerde taht kurdu. Bilmem kaç saniyede bilmem kaç milyon sonuç buldum diyerek Yahoo'nun çanına ot tıkadı. Yetmedi her saniye artan disk alanıyla duyurduğu Gmail'in ücretsiz POP3 desteği vermesiyle henüz POP3'ü ücretli yapan Yahoo'ya ikinci tokadı bastı. Aynı duruma düşmek istemez. Bu sebeple tıklama saylarını artırmaya yönelik hamleler gelecektir. Bunu da üç şekilde bekliyorum:
1 - Mobil'e aşırı yüklenerek
2 - Arama algoritmasında yoğun değişiklikler yaparak
3 - Yukarıdaki iki maddeyi birlikte uygulayarak
Ben üçüncü yolu uygulayacaklarını düşünüyorum. Mobil'e ağırlık verin, algoritma değişikliğine hazır olun.
“YA BİZİMLE ÇALIŞIN YA SİZİNLE ÇALIŞALIM”